Hafif’in eski müdavimlerinden, Paris’ten ziyaretime gelen Mösyö Labyrinth’in, Beyoğlu’nda sürterken “rakay” gibi olduk demesi üzerine biraz ondan bilgiler aldım biraz da araştırdım. Racaille kavramı Fransa’da banliyölerde yaşayan, eğitim, sağlık ve iş gibi sosyal haklardan sınırlı olarak yararlanabilen bu nedenle suça eğilimi yüksek gruba Sarkozy tarafından yakıştırılmış tanımlamadır. Kendileri: banliyölerdeki arabalar yakılmaya başladığında bu sosyal tepkinin tamamen suç odaklı bir girişim olduğunu iddia etmiştir. Racaille olarak adlandırılan bu grubun (aslında fare gibi bir anlamı var ama Türkçe’ye çapulcu olarak çevirmek daha doğru) büyük çoğunluğunun Kuzey Afrikalı ve diğer Fransız sömürgelerinden gelenler olduğunu hatırlamakta fayda var.
Fransa milli futbol takımının dünya kupası finaline adını yazdırdığı günlerde “république La racaille en finale !” şeklinde bir kampanya ile takımdaki oyuncuların büyük bir kısmının bu banliyölerden gelen insanlar olduğu vurgulanmıştı. Thierry Henry ve Nicolas Anelka her fırsatta bu banliyölerde yetiştiklerini ve futbolcu olmasalar orada ki insanlarla beraber eylemlerde olabileceklerini ifade etmişlerdir.
Racaille ların aralarında konuştukları verlan adında özel bir argoları var. Temelde hecelerin yerini değiştirme ilkesine dayanır. Verlan kelimesi “tersten anlamına gelen “l’envers” kelimesinin okunuşunun hecelerinin yeri değişmiş halidir. verlan = lan ver = l’envers ..
Paris sokaklarında hafif çaplı terör estirseler de soyulmuş ve kaveden adam çağırmış bir kaç Türk’ten bolca dayak yemeleri sebebiyle bize karşı özel bir nefretleri ve saygıları vardır.
En beşiktaşlı rakay Pascal’ı bağrına basan ama hepimiz racaille’yız diye pankart asmayan çarşıyı kınıyorum buradan..
Emre KOZAN ® sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.